bir ithalatçım böyle selam verio bana.suriyelilerin selamı.ne desem bilemiyorum.ve aleyküm selam en uygun düşeni galiba diyorum her defasında:)
işte yine başladı isyan zamanları.bahar geldi çattı kapımıza.inanılır gibi diil halbuki geçen hafta karlıydı hava.güneş görmeyen yerlerde hala var üstelik o yağan kardan geriye yadigar.cemremizde düşmüş üstelik bundan sonra kar yağsada tutmazmış öle diyolar, dediğim zaman babam 1986 senesinin martında yağan o acaip karı hatırlattı bana.eh ben pek hatırlamıorum elbette.küçücük bişeydim nihayetinde.içimden geçen bidaha kar yağmaması üstelik.ne karı, ne yağmuru, ne çamuru bahar gelsin artık baharr..
haftasonu ilkbahardan çok sonbahar havası hakimdi istanbula.sahillere yakın oturmayan yığınlarca insanlar gibi bizde atladık arabamıza ailece ilk aklımıza gelen yere doğru yöneldik.Florya Sahili....
bahara susamış tüm avrupa yakası sakinleri olarak sanırım hepimizin direksiyonu o tarafa yönelmiş.floryanın girişinden sahil girişindeki otoparka kadar uzun bi konvoy vardı ve üstelik park yeride yoktu.ani bi kararla hemen geriye döndük.bakırköy sirkeci sahiline çıkınca nereye gitsek diye düşünürken kendimizi eyüp sahilinde bambaşka bi trafiğin içinde bulduk.ve yine otopark problemiyle karşılaştık.heryer insan ve araba dolu.dışarıya çıkmak, şöle biraz nefes almak, bahar havasını içimize çekmeyi istemek bize haram oldu desem yeridir.günümüz yollarda ve beyhude çabalarla geçti ve gitti.trafikten kurtulduğumuzda teknede balık ekmek satan biyere kelimenin tam tabiriyle sığındık.sanırım yıllar yıllar önce gerçekten küçük bi kızken yemiştim en son bu şekilde balık ekmek kombinasyonunu.ne lezzetliymiş,ne şahaneymiş çatal bıçakla yediğim lüx restaurantların afilli balıklarından nekadar farklıymış. damağımdaki tada uzun süre inananamadım doğrusu.tekne alabildiğine salaş ve balıklar çok ucuz.balığın cinsi ise uskumru...bidahakine yine yemeyi düşünüyorum ve tadını bilmediğim yada unuttuğum bu tarz salaş lezzetlere burun kıvırmıcağıma söz veriyorum.

bu arada cumartesi günü sevgilimle bitimine az kalan evimizi ziyarete gittik.bizimle ilgilenen bayan ordaydı ama satın aldığımız gündeki kadar ilgili,canayakın ve sevimli diildi.hatta biz evimizin içini görmek istiyoruz diye söylediğimizde biraz bozulur gibi bile oldu denilebilir.satın aldık ya iş bitti.cici davranmasına gerek yok aklınca...
evimizin peyzaj çalışmaları başladığı için bina önleri ağaçlar için kazılmış.kız önde biz arkada giderken aa dedi girişlerin önü kazılmış hay allah maalesef içeri giremicez fln dediki sevgilim atladı.toprağın üstüne basarak gidebileceğimizi, buraya evi görmeye geldiğimizi, görmeden gitmenin anlamsız olduğunu falan söyledik ve birazda zorlada olsa nihayet içeriye girdik.
evimizin iç dekorasyonları büyük ölçüde bitmiş.ankastre eşyalar getirtilmiş ve takılmayı bekliolar.onun dışında girişteki gömme dolabımız ve giyinme odası dolaplarımız takılmış.işçilik süper.kızla konuştuk biraz.normalde şartnamede yazan ağustostu ama söz verilen tarih mayıs 30 du.yani müteahhit derseki kardeşim teknik şartnamede ağustos yazıo ben kendi insiyatifime göre mayıs dedim ve olmadı yetiştiremedim.işte ozaman hiçbişi deme şansımız yok.ama kız hala bu sözlerinin geçerli oldğunu bu hızda giderse hiç bi sorun olmadan söz verdikleri gibi mayısta kokteyli bir açılışla teslim edeceklerini yineledi.nihayetinde piyasaların durumu malum özellikle emlak piyasasının.eğerki teslimat için evlerin satışından gelicek paraya ihtiyaç varsa piayasaların durumundan dolayı bu biraz gecikebilir elbette.ama kız bunun böyle olmadığını geride kalan evler satılmasa bile bu projeyi bitirmeye güçleri yettiğini fln söyledi.bizde rahatladık ve mutlu olduk:)bi an önce evimize kavuşalım istioruz ki anca ozaman evlenebiliriz.
ordan çıktıktan sonra yine havanında güzel olması sebebiyle gelecekteki semtimizi biraz keşfedelim dedik.ve çok ama çok sevdik mahallemizi.sokakları temiz,insanları nezih,etrafı sitelerle çevrili insanın içini açan ferah bi yer.üstelik bi insanın ihtiyacı olan herşeyde var etrafta.bolca kuaför var mesela:)
biraz dolaştıktan sonra sevgilim bana magnumun karamelli çukulatasından aldı ve mutluluğum bir kat daha arttı.ama açlığıma iyi gelmediği için yeni semtimizde ilk yemeğimizi yedik.sonrasındada yavaş yavaş evlerimize geri döndük.
dönüş yolunda kotona uğradım ölesine.ve daha önce görüp beğendiğim alsammı almasammı diye arada kaldığım ama sonrasında tüh keşke alsaydım dediğim bi elbiseyi nerdeyse %70 daha uyguna şanseseri görünce hemen satın aldım.biraz ilerleyince tefalin mağazasındada tart kalıplarının indirime gördüğünü gördüm ve onlardanda bi tane aldım.ama kendi evim için.eşime güzel tartlar yapabilmek için:)
eve gittiğimde abimler bizdeydi.yeğenimde gelmiş.oynadık bol bol sevdim onu gıdısından, yanaklarından.hayat hep böle güzellikte gitsin istedim ve şükrettim sonrasındada...