
ben nedensiz sevinçlere kapılabildiğim gibi nedensiz hüzünlerede kapılabilen bi insanım.sokakta gördüğüm acınası bi hal burnumun direğini sızlatabilir kolayca.ve hemen içimi çekebilirim ağlamaya hazırlık aşamasında.
şirketten içeri girerken dinlediğim şarkının son sözü:eğilmeyen kırılmaya mahkum hayatta idi.msn iletime yazdım az önceçve sürekli dinlediğim bi şarkının bu denli doğru bi içerik taşıdığına ilk kez tanık oldum.
ewt eğilmeyen kırılıodu bu hayatta.esnek olmak gerekiodu hayatımızdakilere karşı.sert katı camlar kişilikler kurallar koyamıyoduk insanlarla aramıza.illa bi elastikiyet gerekiodu ilşkilerimizde.ne kadar nefrette etsek illaki politik bi hal oturtmalıydık mizacımıza.gerektiğinde kullanabilmek için hep yanımızda taşımalıydık.
ben politik biri olamamanın cezasını çok çekiorum.birisini sevemiosam seviyomuş gibi davranmak onuruma dokunuodu.yalan söylemek riyakarlık yapmak olarak addediodum.ama anladımki başkaları tarafından kabul görende bu maalesef.
eğilmeyen kırılmaya mahkum hayatta....
en çirkini en güzel kılan...
bişey var ki herkese yakışan...
ağlamak...
1 yorum:
hüzün çiçeği..
Yorum Gönder