23 Nisan 2007 Pazartesi

23 NİSAN NEŞE DOLUCAK AMA DOLAMIYO İNSAN


dietimin ilk gününden merhaba.elimde bir adet sarı elma bardağımda anason+biberiye+rezene karışımı çay.fonda eskilerden alpay-fabrika kızı.yoğun bi iş gününü sonlandırmamıza yaklaşık 1 saat 45 dk var.bikaç blog okudum.yemek bloglarıydılar.açıkbüfe'nin sayfasına neden daha önce bakmadığımı düşündüm.çünkü çok güzel tarifleri var oldukça modern.ve benim gibi cheescakeleri çok sevio.
bi çok insanın tatil yapmasına rağmen bunu yeterince dert etmedim bugün hernedense.oysa kıskançlıktan kudurabilirim ve üstüne bisürü şey düşünüp yapamadığım şeyler için acı çekebilirim.tam zamanı halbuki ama hayır yani cnm bugün çalışmak istio.garip diğmi??
nerdeyiiiiz
nerdeyiizz
seninle biz nerdeyizki nerdeyiz.
anlaşılır yanı yok hayatımın
sevişir gibi sevmek istemez canım
birsürü haller içinde halim
seni sevmeye hüküm giydim

sertap erenerin bu albümündeki hemen hemen tüm şarkıları sanki tam da baharda dinlenesi parçalarmış gibi geliyo.ve insanda garip rüzgarlı bi etki bırakıo.esintili bahar
esintili diyince dün bahara aldanıp oldukça ince bi kılıkta dışarı çıktım akşam oluncada bi üşüdüm bi üşüdümki sorma.
cumartesi ve pazar günü farkettiğim bişey var.çok telaşsız sıkıntısız biyere yetişme çabalarından uzak ama biokadarda doluydu.
geçenlerde kına gecesi eylemini gerçekleştirdiğimiz arkadaşımın cumartesi akşamı nikahı vardı.sevgilimle beraber oraya gittik sonrasında esinde bize katıldı.bir düğünden çıkabilicek maximum malzeme ne ise hepsi çıktı.eğlenceli bol atraksyonlu şaşırtmalı bi düğündü.mesela gelinle damat piste zeminden yukarıya çıkan camdan bi asansörle geldiler.hertaraf sisler içinde fln.tarkan konserinde gibiydik.şaşırdık tabii biz davetliler.sonra dev bi ekranda projektör yardımıyla her ikisininde bebeklikten başlayan resimlerinden oluşan bi slayt gösterisi yaptılar ki içlerinde benimde bulunduğum oldukça muzip bi resimde mevcuttu..:)
çok güldüm kendime..dahası o a'nı hiç hatırlamadığımı farkettim.
üzerinden ne çok zaman geçti.
10 sene.dile kolay tam 10 sene.insanın hafızasını zorlatan uzun bi zaman.
hakkatende büyümüşüz hemde hiç farketmeden.

büyümüş adam olmuşuzda yuva kurmuşuz.
fotoğraflara bakarken o slayt esnasında kimse görmeden 2 damla gözyaşı döktüm aslında.allahtan kimse farketmedi.düğünler beni bi biçimde hüzünlendiriyo.çünkü yeni bi yaşama başlamak eskiyi bi kenara kaldırmak geriye itmek ikinci plana yerleştirmek gibi bişey benim için.ve eskiye sıkı sıkıya bağlı bi yaratık olarak ben;bu tip durumlarda aşırı duygusal reaksiyon gösterebiliyorum.
işin asıl can sıkıcı kısmı şu ki;ben henüz evlenmedim ve bu koşullar altında nasıl evleniceğimi nasıl ardımda bırakıcağımı nasıl yeni bi hayata güçlü bi biçimde başlıcağımı bilmiyorum.
gülsüme sordum o gün:
nasıl bişey diye.insan tam da o imzayı atarken hani olur ya ben napıorum der,hayır ya evlenmicem,bi dk müsade edin biraz daha düşüniyim fln gibi bisürü şey düşünmezmi dedim.
çeyizimin gönderildiği gün arabanın arkasındna bakarken içimden sürekli olarak kaçıp gitmek geldi.çok uzağa kimsenin bulamıyacağı bi yere dedi.
ama yeni olan herşey gibi o da çekici ve albenili.alışıosun dedi.merak ediosun,denemek istiosun dedi.
şu aralar bunu düşünüyorum.evlilik zor bişey.yük olarak görürsen altında ezilme ihtimalininde yüksek olduğu bi eylem.hadi insan çoğu zaman kendinden emin oluoda bi de hayat arkadaşın söz konusu.bakalım o da senle aynı fikirde olabilicekmi tüm yaşamı boyunca.seni sevebilicekmi sen onu sevebilicekmisin en önemli şeyleri eksiltmeden.saygıyı mesela???
hep zor kararlar ve tecihlerle karşılaşıcaz yaşamımız boyunca.allah herkese doğru kararlar vermeyi nasip etsin ve herkesi layıkıyla karşılaştırsın dilerim.
umutla ve mutlulukla

Hiç yorum yok: