8 Mayıs 2007 Salı

ölüm

kör noktalar vardır hayatta
insan doğar ölmez o suçla
orada o küçük çocukla kalan
ağlar hayatın yalnızlığına....

sevdiğimin sevdiklerinden biri yokoluo yavaş yavaş.insan şaşıo ölüme.o koskoca bedenin nasıl küçüçük bi habise yenildiğine anlam veremio.gözümün önünde şahit oldum üstelik yıllar önce nasıl elini ayağını çektiğine bu fani dünyadan.hayat acımasızmı fazlaca? hayır diil.birileri gidio birileri gelio.ve hiçbizaman hakettiğine inanılmıo gitmek zorunda olan kişinin.
ölüm bir garip durum.düşünmenin bi adım ötesine geçilemio.nasıl birşey olduğuna dair bilgimiz yok üstelik,ölüpte dirilen olmadı dünya denilen koca mahallede.
düşünüyorum.yalnızlıktan başka hiçbirşey değildir ölüm diyorum.hani hiç başımıza gelmicek gibi yaşar halimiz var ya.durmadan tükettiğimiz,acımasızca kırdığımız kızdığımız üzdüğümüz herkes; en sevdiklerimiz bi gün belkide ansızın bir halden diğerine geçicekler.buna ne kadar hazırım yada hazırlanılırmı bilmiorum.
bana nabzımdan daha yakın olan ölüm...
bir hayatın sergilendiği son perde...ölüm...
bir yokoluşun başlangıcı...ölüm...
sevinç çığlıklarıyla hayata atılan adımın gözyaşları içinde uğurlanışı.
ölüm 4 küçük harfli dev bir kelime.en pembe tonuyla bile yazıldığında karanlığından çıkamıcak kadarda siyah.
allahım kimsenin sevdiğini kimseden almasın dilerim.ve her nerede varsa deva bekleyen şifası çabuk gelsin umarım...
zira yapılıcak çok iş var,görülücek birsürü güzel şey,çocukların büyüdüğünü görmek,torunlarını sevmek ve hatta torunun çocuğunu görebilicek kadar şanslı olmak var hayatta...
geçen sene dudak kanseri olan sevgili dedeciğimin ameliyatı olmadan önce demiştiki:
torunumun çocuğunuda gördüm yaşım 75 bundan gayrısı boş artık.daha gam etmem demişti.allahım izin verdide devam edio yoluna.ömrü uzun olsun...
sevdiklerimizden daha uzunca bir süre ayrılmamız dileğiyle...........


Hiç yorum yok: