3 Kasım 2007 Cumartesi

istanbul seni mahfetmiş,ilaçlayıp berbat etmiş...

istanbulumun her yanı ticari zihniyetlerle doldurulurken,alışveriş merkezlerine bir yenisi daha eklenirken,fakir tedaviyle fln uğraşmasın direk ölsün diye düşünürek yığınlarca özel hastahane açılırken ,beyoğluna gitmek için eskiden insanların yaptığı gibi en şık kıyafetleriyle çıkmak yerine en paspal, en dökük, en piercingli, en rüküş kıyafetlerler giyerek piyasa yapmaya giderken,bulutların en karası tepemizde dolanırken yaşamaya çalışıoruz bu şehirde.
şehir kusuyo gibi fazladan aldığı ve almakta olduğu pis,görgüsüz,kabasaba insanları hergün.öyleki her boşalttığı yerde dahada beterleri bitiverio.onlar amip gibi çoğalıo ve artık yılların Perası oluo ipsizlerin mekanı Taksim...
yinede buna rağmen çekio insanları.bizde onlardan biriyiz işte.gitmeden duramayan,havasını almadan rahat edemeyen,arayı fazla uzatırsak özleyen 2 kişiyiz topu topu.e tüm insanlık bizimle aynı fikirde olmalıki bütün türkiye bugün taksimdeydi sanki yine.
heryer öyle kalabalıkki.en ucuzundan, en pahalısına her mekan,her market,her mağaza dolu.sürekli alıyoruz,durmadan tüketiyoruz.bugün kanyondaki bi mekanda duraklayıp tüketim çılgınlığına şahit olurken,gittiğiniz yere paltonuzu asmak için yanınızda mıknatıslı askılık taşımamız gerektiğini öğrenirken yada bildiğimiz koli bantlarının istanbul desenli olanlarına hayretle bakarken çokta fazla çıkar yolumuz olmadığını anlıyoruz.ewt durmadan tüketiyoruz,yiyoruz, içiyoruz.daha iyisi, daha yenisi, daha lüksü, daha teknolojiği derken eriyip bitiyoruz.cüzdanlarımız kredi kartı sliplerinden geçilmio halbuki eskiden cüzdanlar para konulan aksesuarlardı,artık diil.onlar sadece kredi kartı,müşteri kartı,nakit çekme kartı,yemek yeme kartı veya indirim kartı koymak için kullandığımız bi nesne.
bugün sevgilimle o herkesin dilinden düşürmediği Kanyon adlı alışveriş merkezine gittik.kanyon hakkında ne hissettiğimi söyliyim:Hiçbişey!!!
nekadarda abartıo insanlar artık.yani kanyonun diğer alışveriş merkezlerinden en büyük farkı bence çok soğuk ve esintili bi yer olması ki bu da benim için oldukça negatif bi durum.yıllardır alışmıştık soğuk havalarda bu tip yerlere sığınmaya.hadi yiyosa sığın bakalım kanyona.sığında gör gününü.donarsın valla.

bunun dışında mimarisi diğer muadillerinden oldukça farklı ewt ve güzel.adını sanını duymadığımız bi kaç tane mağaza var bundan farklı olarak.fiyatlar öyle abartıldığı gibi diil.baya büyük hayal kırıklığı bu bizim için.çok daha pahalı olmalıydı herşey mesela.ama diil.yemek yemek için bile doğru düzgün bi kaç mekan var hepsi bu.oralarda dolu ve çok cazip yerler diil.2 poz resim çektirdik buna rağmen o değişik mimarisinin önünde.toplamda zaten yaklaşık yarım saat kalabildik çünkü üşüdük ve sıkıldık sonrada atlayıp metroya daha bize ait biyere gittik.Beyoğluna,Dilek Pera ya.
mmm ben fajitas combo
yedim ki çok lezzetliydi sevgilimde yabani mantarlı bonfile.Dilek peranın en sevdiğim yanı bu.gözüde mideyide doyuran servisleri var ve lezzetli tüm yemekleri.gerçi ne zaman bişiler yesek her seferinde tuz miktarının fazlalığından şikayet edioduk ama bu sefer tuz miktarıda gayet iyiydi.sonra eskiden olduğu gibi megavizyona girdik kitaplara baktık ama ben de sevgilimde bişi almadık.Orhan Pamuklara başladım.onları okumadan başka herhangi bişeye kapılıp gitmek istemiorum.
sonra ilk defa cevizlibağdan metrobüse bindim.çok rahat herkese tavsiye ederim.trafik yanınızda kilit olmuş vaziyette dururken siz sevgilimin deyimiyle yağ gibi akıp giderken pek keyifli oluyosunuz.zaten yoğun olan trafiği bi de polisler ana arteri kapatınca dahada feci oldu bisüre sonra.kondolize rays hanım gidicek galiba herhalde ondan bu kapatma olayıda.kimbilir.istanbulda böyle şeyleri sorgulamak insana kafayı yedirtebilir.o yüzden susuyorum.
böyle işte.eve geldim.dün yaptığım cevizli kekin yanında çayımı içiyorum ve bunları karalıyorum.şimdide sigaramdan içtim bi fırtçık.yarın bi oda temizliği,. düzenlemesi yapmak niyetindeyim bakalım, kısmet...bi de yine yarın spor salonuna kaydolucam.bölgesel çalışıcam biraz. özellikle kalça kısmına.azıcık tabancalarım varda ondan.tabanca ne mi?tabanca basen bölgesindeki çıkıntılar.hani kovboyların silahlarını taktığı yerler vardır ya.bacakla basen arasındaki yer.işte orası benim tabancalarım.onlardan kurtulmam gerek zira önümüzde sözdü, nişandı, evlilikti fln bisürü süslü olunmayı gerektiren günler var.çalışmalarımıza başlayalım diğmi:)
yarında bi güzel yatar uyurum geç uyanırım hatta.nefis bi aile kahvaltısının ardından miskin miskin yaparım tüm bu dediklerimi.ama şimdi biraz kitap okumalıyım.okumalı ve öğrenmeliyim orhan pamuğun gözünden bu şehri.
ii geceler...
bugüne uygun bir şarkıyla sözlerime son veriyorum:
Pamela Spence...İSTANBUL

3 yorum:

Adsız dedi ki...

Valla bende aynı fikirdeyim birde açık ya dondum kaldım ilk gittiğimde ve İstinye Parkta tam bir hayal kırıklığıydı canım

piqi dedi ki...

aa bunu söylediğin çok iyi oldu edacım.çünkü haftayada oraya gitmeyi düşünüoduk.hatta kalyonu çok boş görünce sosyetenin istinye parkta olduğuna kanaat getirmiştik:)demekki ööle diilmiş.zaten ben akmerkezi herzaman tek geçiorum bizim o taraflardada galeria yı.diğerleri hep foss...

Tijen dedi ki...

Afiyet olsun!